Birçok insan zamanın ne kadar hızlı geçtiği konusunda şikayet eder. Bazen nasıl geçtiğini bile anlamamışızdır, bazen de bir şeyleri beklerken zamanın bir an önce geçmesini isteriz, akşamı, hafta sonunu, yaz tatilini bekleriz. Üstelik bazıları emekliliğini bekler, yaşamlarının en büyük rüyasını bir göl kenarında dinlenip balık tutmak olarak tanımlayanlar az değildir 1. Ancak aslında beklerken geçen zaman bizim hayatımız…
“Yaşamayı seviyor musun?
O halde zamanı boşa harcama,
Çünkü yaşam ondan oluşur.”
Benjamin Franklin
Günün 24 saatten fazla olmasını isteyenimiz çoktur, ama 24 saat, yapacak bir şey yok. Yapamadığımız şeylere hep bir bahanemiz vardır, çünkü “gün 24 saatten fazla değildir ve zaman hızla geçmiştir”. Bu bahaneler, bizimle aynı işi yapıp, benzer sorumluluklara sahip olup da kendisine, hobilerine, gezmeye, eğitimine ve kişisel gelişimine zaman ayırabilen birilerini gördüğümüzde ortadan kalkar. Bu tür insanlar anda yaşar ve zamanı iyi kullanıp, onu harcamazlar.
“Gün, onu iyi kullanmayı bilen ve hakkını veren kişi için sonsuz uzunluktadır.”
Johann Wolfgang van Goethe
Öncelikle bir öz değerlendirme yapalım. Bunun için kendimize samimi sorular sormak iyi bir yöntem:
- Kaç saat uyuyorsunuz?
- Günü saat saat nasıl bölüyorsunuz (Kaç saat çalışmaya, uyumaya, kişisel gelişiminize ayırıyorsunuz)?
- Geç kalır mısınız?
- Temrinleri kaçırır mısınız?
- Odaklanmayı zor bulur musunuz?
Temel amaç, kendimize şunu söyleyebilmek olmalı: “Bugün birçok şey yaptım; günü doldu dolu yaşadım.”. Eminim herkesin, birçok şey yaptığından, günü 24 saatten fazla yaşamış gibi hissettiği günler olmuştur. İşte bunu yapabilmek için bazı ipuçları:
Daha az uyu
Erdal Demirkıran’ın (“Sadece Aptallar 8 Saat Uyur” adlı kitabın yazarı) söylemi hoşuma gidiyor “Aklı başında hiç kimse yaşamının 3’te birini uyumaya harcamaz”. Şöyle bir hesaplama yaparsak daha anlaşılır oluyor; günde 8 saat uyuduğumuzda, 60 yaşında bir kişi için bu, yalnız 40 yıllık yaşamış olmak, 20 yılı uykuda geçirmiş olmak manasına geliyor.
“Güneşle birlikte kalkan için epeyce boş zaman olur. Günü büyük bir görev duygusuyla, biraz daha ilerleme arzusuyla bekleyen kişi, ilk ışıklardan önce kalkar yatağından.”
Seneca2
Önceliklerinize Karar Verin:
Yaşamınızda ve işinizde nelerin önemli olduğuna karar verin ve zamanınızı onlara ayırın. Güne başlarken yapılacak işleri önem durumuna ve temrinine göre sıralamalısınız. Bunun için bir ajanda veya Outlook görev takibi araçları kullanılabilir. En önemlileri ayrıca işaretlemek yararlı olur.
Her Bir Görev İçin Odaklanın ve Temrin Belirleyin:
Yaptığınız işe odaklanın. Dikkatinizi dağıtan facebook, msn, önemsiz telefonları erteleyin. Bunlar zamanı boşa sarf ettiğimiz, dikkat dağıtıcı unsurlardır.
E-postalar da odaklanmamızı engeller ve zamanımızı alır. Birçoğu spam veya bilgi (cc) amaçlı gelir. Bu nedenle günde belli zamanlar ayırarak (örneğin sabah öğlen akşam) e-postaları yanıtlama işini de daha verimli olarak çözümleyebiliriz. Yalnızca “yüksek önem düzeyi” olarak tanımlanmış olanları süzerek arada onlara bakabiliriz. Böylece e-postaların bizi bölmesine, odağımızı değiştirmesine müsaade etmemiş oluruz.
Günü planlarken her bir görev için temrin belirleyin. Bir raporu 1 saatte de hazırlayabiliriz, aynı rapor temrin belirlemezsek tam gün de sürebilir. İşin başlangıcında temrin belirlediğimizde buna odaklanır ve o kadar zamanda bitirmeye çalışırız. Daha karmaşık görevler için, görevi parçalara ayırarak birden fazla temrin belirleyebiliriz. Bu tür konularda yapılacak işi bir aksiyon planı ile parçalara bölmeyi ve her bir bölünmüş göreve ayrı temrin belirlemeyi öneririm.
Aynı Tao Te Ching’de Lao Tzu’nun dediği gibi “Hareket halindeyken zamanı kontrol edin.”11
Pomodoro adlı bir teknik, zamanla ilgili farkındalığımızı arttıran ve belli görevlere zaman hedefi koyarak odaklanmamızı sağlayan iyi bir araç olabilir. Bu teknikte, mutfaklarda kullandığımız zaman ölçeri (veya telefonumuzdaki zaman ayarlayıcı fonksiyonları), yaptığımız işler için kullanıyoruz. Önce kendimize belli bir iş için ne kadar zaman ayıracağımız konusunda bir söz veriyoruz ve zamanlayıcıyı 25 dk. ayarlayarak bu hedefimizi ölçerek takip ediyoruz. Bu şekilde daha verimli çalışmış oluyoruz.3
Zaman konusunda sürekli farkında olmak çok önemli. Aksi durumda kendimizi televizyon karşısında zapping yaparken ve hiç bir şey yapmazken bulabiliriz. Öncelikle ne yapmak istediğimizi, zamanımızı nasıl geçirmek istediğimizi belirleyebiliriz. Tabi ki televizyon da izleyebiliriz, ama ne izleyeceğimize karar vererek izlediğimizde zamanı daha etkin kullandığımızı, en azından zamanımızı belli bir şeye ayırdığımızı göreceğiz.
Zamanı Katla:
Aynı anda iki farklı hedefimizi de yerine getirebileceğimiz etkin metotlar keşfedebiliriz.
“Daha az ile yapılabilecek bir şeyi daha fazla ile yapmak anlamsız ve boştur.”
William of Occam (1300-1350)
Aynı anda iki farklı işlevi yerine getirirsek, zaman bizim için katlanmış olur. Mesela işyerinde işimizi geliştirmekle uğraşırken bir yandan da kendimizi geliştirdiğimizi fark edebiliriz. Koşu bandında kitap okuyabilir, müzik dinleyebiliriz. Araç kullanırken audio kitap dinleyebilir, yeni bir lisan öğrenebiliriz. Bu konuda yalnız farkında ve düşünerek kendimiz de birçok metot keşfedebiliriz. Lütfen zamanı katlama metotlarınızı bizlerle de paylaşın. J
Eğer takımlarla çalışıyorsak delegasyon da verimliliği arttırmanın etkili bir yoludur. Doğru yapıldığında bu da zamanımızı çarpanlarla arttırır.
“Kendi beynimin tamamını kullanamıyorum, ama başkalarından ödünç alabiliyorum.” Woodrow Wilson, 28th President of the United States
Farkında ol ve İzle
Her gün ne yaptığınızın muhakemesini yapın. Bunun için “idone this (Bunu Yaptım!)” adlı bir uygulama ile her gün ne yaptığınızı takip edip paylaşabiliyorsunuz. Basitçe bir günlük de tutabilirsiniz. Böylece daha fazlasını yapmak ve hayatı dolu dolu yaşamak için ilham almış oluruz. Geriye baktığımızda ise zamanımızı ne kadar dolu dolu yaşadığımızı gözleme imkânına sahip oluruz.
“Hiçbir şeyi ileriye atmayalım. Her gün hesaplaşalım yaşamla. Her günkü yaşamının işlerini bitiren insanın, zamana gereksinmesi olmaz. Böyle bir gereksinim duyarsa eğer, ortaya korku ve insanı yiyip bitiren yarın açlığı çıkar. Bu gününü boş geçiren, değerlendirmeyen insan, geleceğe bağımlı kalır. O halde acele et yaşamakta, her gününü ayrı bir yaşam say. İşte buna uyan insanın yaşamı, her günü ayrı bir bütün olursa eğer, huzur içindedir.”
Seneca2
RESOURCES
- “Avucunuzdaki Kelebek” Ahmet Şerif İzgören
- “Bilgeliğin Peşinde Ders Notları ”Alp Saldamlı
- http://pomodorotechnique.com/
- http://www.senecatheyounger.org/
- http://ezinearticles.com/?Three-Words-About-Time-Management&id=3127395
- http://sbinfocanada.about.com/cs/timemanagement/a/timemgttips.htm
- http://www.lifehack.org/articles/lifehack/20-quick-tips-for-better-time-management.html
- http://plato.stanford.edu/entries/time-experience/
- http://www.entrepreneur.com/slideshow/240956
- https://idonethis.com/about/
- “Tao Te Ching” Lao Tzu